SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L-MUZAREA

<< 1045 >>

باب: ما يحذر من عواقب الاشتغال بآلة الزرع، أو مجاوزة الحد الذي أمر به.

2. EKİN ALETİ KULLANMANIN NETİCELERİNDEN SAKINMAK EMREDİLEN SINIRIN AŞILMASI

 

حدثنا عبد الله بن يوسف: حدثنا عبد الله بن سالم الحمصي: حدثنا محمد ابن زياد الألهاني، عن أبي أمامة الباهلي قال: ورأى سكة وشيئا من آلة الحرث، فقال: سمعت النبي صلى الله عليه وسلم يقول: (لا يدخل هذا بيت قوم إلا أدخله الله الذل).

 

[-2321-] Ebu Ümame el-Bahill, "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in, bir saban ve ziraat aleti gördüğü zaman, "Bunlar bir topluluğun evine girince Allah mutlaka onları zillete düşürür" buyurduğunu işittim" demiştir.

 

 

AÇIKLAMA:     Başlıkta yer alan "Emredilen sınır" ifadesi ile kastedilen, İslam'ın belirlemiş olduğu sınırlardır. Bu, vacip veya mendupluktan daha genel bir durumdur.

 

Ebu Nuaym'ın rivayetinde, "Kıyamete kadar çıkamayacakları bir zil/ete düşerler" şeklinde geçmektedir. Burada zillet ile kastedilen, yöneticilerin, onlardan, arazi ile ilgili (vergi vb.) bir takım yükümlülükleri yerine getirmeyi istemeleridir. (Bu yükümlülüklerin altında kalarak, zillete düşmüş olacaklardır).

 

Zımmılere sunulan ilk şey, arazileri işlemekti. Çünkü sahabller arazileri ekip dikmeyi hoş görmüyordu.

 

İbnü't-Tin şöyle demiştir: "Bu hadis, Hz. Nebi'in Sallallahu Aleyhi ve Sellem gayble ilgili verdiği haberlerden biridir. Çünkü etrafa bir bakılırsa zulüm, en çok ziraatçilere yönelik olarak yapılmaktadır. "

 

Buhari, başlıkta kullandığı ifadelerle, yukarıda zikredilen Ebu Umame hadisi ile, bir önceki konudaki ağaç dikmeyi ve ekmenin faziletini bildiren hadisin nasıl uzlaştırılması gerektiğine işarette bulunmuştur. Bu uzlaştırma iki şekilde olabilir:

 

a. Ziraati yeren hadis, işin sonucu ile ilgilidir. Kişi, ziraatle uğraşarak, muhafaza etmesi gereken değerlerini kaybederse zillete uğrayacaktır.

 

b. Ziraati yeren hadis, yükümlülüklerini yerine getirdiği halde İslam'ın belirlediği sınırların aşılması ile ilgilidir.

 

Görünen o ki, Ebu Ümame'nin sözünü, bizzat kendisi ziraatle uğraşan kimseye yormak gerekir. Yoksa ziraat için işçi çalıştırıp da, korumak için ziraat aletlerini evine sokan kimseler hadiste kastedilen kimseler değildir.

 

Hadisin, genel bir anlamda (amm) olduğunu söylemek de mümkündür. Zillet, kendi yerine başkasını sorumluluk altına sokan kimseleri de kapsar.

 

Davudl'nin şöyle dediği nakledilmiştir: "Bu durum, düşmana yakın bölgelerde bulunanlar içindir. Çünkü ziraatla uğraşıldığı zaman at yetiştirmeyecek (dolayısıyla savaşa hazır at bulunmayacak), bu nedenle de düşman saldırıda bulunabilecektir. Düşmana yakın yerlerdeki kişilerin at beslemeleri, diğer kimselerin ise onlara lojistik destek sağlayacak işlerle uğraşmaları gerekir."